İlhan İrem - 'Cennet İlahileri'ni anlatıyor
Michael Kuyucu (Eylül 2006)
Türk pop müziğinin özel sanatçısı, her ürettiği şarkıda ayrı bir duygu
ve ayrı bir dünya yaratan bir vokal. Cennet İlahileri adlı albümünden
medyaya, Türk pop müziğinden şarkısı Anlasanayı seslendirmek isteyen
Sibel Cana kadar her şeyi konuştuk.
- Cennet İlahileri albümü nasıl oluştu? Bu albümün çalışmalarına ne
zaman başladınız, albümün üretim aşaması nasıl geçti?
2001 Yılındaki, Seni Seviyorum albümünden sonra, Cennet İlahileri
albümü Hansu İremle birlikte düşüncelerimizde filizlenmeye başladı. Bu
arada Best Of serilerine devam ettim.
Albümün çalışmaları iki yılda tamamlandı. İlk sene bestelerin ve
şiirlerin yazımı ile geçti. Daha sonraki stüdyo aşaması ise bir yıl
sürdü.
Garo Mafyanın ev stüdyosunda altı ay devam eden düzenleme ve alt yapı
kayıtlarının ardından, Marşandiz Stüdyosunda akustik enstrümanlar, ses
kayıtlarım ve miksaj çalışmaları altı aylık bir sürece yayıldı. Alt Yapı
kayıtları ve miksajla birlikte toplam 820 saat stüdyo çalışması yaptık.
Stüdyoda olduğumuz süre içersinde, onlarca pop müzik albümünün kayıtları
başladı ve bitti !
- Albümün müzikal içeriğini nasıl
tanımlarsınız?
Cennet İlahileri, otuz üç yıllık müzik yolculuğumun kaçınılmaz bir
biçimde vardığı atmosfer.
Kendimi bildiğimden bu yana hissettiğim ilahi aşkların daha yoğun
açılımı.
Müziğimi ve anlatımlarımı hiç olmadığı kadar özgür bıraktım.
Düzenlemeler daha rafine, alaturka çalgılar daha doğal ve farklı
anlayışla eşlik ediyor melodilere.
Hiçbir dönemimde ve hiçbir albümümde, müzikal yetkinliğimi,
düşüncelerimi, duygularımı, dinleyicinin algılayış sınırlarına göre,
hafifletmedim, sadeleştirmedim. Cennet İlahileri, yolculuğumun vardığı
yer ve sonraların rampası.
Gezindiğim bütün sözel ve müzikal uzaylardan izler taşırken, şimdilik
şaşırtıcı başka dokunuşlar var.
Popüler bir müzik şirketinde, piyasaya daha yakın bir albüm
hazırlayacağımı düşünenler için,
Cennet İlahileri beklenmedik bir çalışma oldu.
İlhan İrem tamamen uçurdu ! diyenler varmış.
Ne diyebilirim ki, ufukları kadar bakışları, sanatçıları, politikacıları
var !
Bazıları için hiç olmayan, bazıları için hiç ölmeyen güzellikleri
anlatıyorum.
- Hangi müzisyenlerle çalıştınız, bu seçimde etken neydi?
Garo Mafyanın olağanüstü piyano virtüözitesi tartışılmaz. Volkan
Yılmazla ilk kez çalıştım
Albümün girişindeki ve Dem şarkısının sonundaki ney taksimleri tam
düşlediğim şekilde.
Ergin Kızılayın yaylı tanbur ve keman işlemeleri Cennet İlahilerinin
koyu rengini belirledi.
Hasan Esen kemençesiyle tüm albümde vardı, ama en hüzünlü imzasını
Tören şarkısına attı.
Hüsnü Şenlendirici, Aşk Kapıları ve Dem ile ruhsal anlamda
bütünleşti.
Gür Akad, cennet şarkılarının arasında, küçük şeytani dokunuşlarla
gezindi.
İsmail Soyberkin nasıl sıra dışı bir Bas Gitarist olduğunu
biliyorsunuz.
Bendir ve vurmalı çalgılarda Mehmet Akatayın, özellikle Yılan Isırığı
ve Aşk Kapılarındaki
mistik atmosfere büyük katkıları oldu.
- Albümünüzde Melih Kibara ithafen bir çalışma var, bu şarkı
hakkında bize biraz detay verebilir misiniz?
Bile Bile Bilmezcesine, çok özel bir şarkı.
1983 Yılında, Çiğdem Taluyu toprağa verdiğimiz günün gecesinde, Melih
bir beste yaptı.
Ağıt diyebileceğimiz bu piyano eserine söz yazdım.
Bile Bile Bilmezcesine, yalnızca iki kez sahnede seslendirildi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin ilan ediliş kutlamalarıyla ilgili
olarak, Melihin piyanosu eşliğinde konserler vermek üzere, Rauf Denktaş
tarafından adaya davet edildik. 15 Kasım 1983te başlayan, Lefkoşa,
Girne, Güzelyurt konserlerinde Melih Şarkıyı enstrumantal olarak
piyanosuyla çaldı. Son konser olan Magosada şarkıyı söyledim.
Şarkı bittiğinde salondaki herkes ağlıyordu. Melih, piyanoya kapanmış
hıçkırıyordu.
On sene sonra, 1993te Sabancı Centerda, Çiğdem Talunun Onuncu Ölüm
Yıldönümü konserinde, Melih Kibarla birlikte şarkıyı son kez
seslendirdim. Şarkı Çiğdem Talu için yazılmıştı. 23 yıl günışığına
çıkarmadık. Şimdi, Melih Kibara ve kaybettiğimiz tüm aydınlık ruhlara
ithaf edilen bir şarkı oldu. Bence Melih Kibarın en güzel bestesidir..
- Bu uzun bir zaman aradan sonra
yeni İlhan İrem şarkılarının yer aldığı bir albüm oldu, bu tarz yeni
şarkılardan oluşan albümler devam edecek mi? İlhan İrem diskoğrafisinin
tamamı cd'lere aktarılarak yeni kuşaklara aktaran tek sanatçısınız, best
of albümleriniz hakkındaki düşünceniz nedir? Hemen hemen bütün şarkıları
best of albümlere sığdıran tek sanatçı olduğunuz bu konudaki mesajınız
nedir?
Yeni şarkılardan oluşan sürpriz albümler olacak.
Evet, müzik hayatımın bütün şarkıları marketlerde ulaşılabilir durumda.
Gelecekten seslenen, masumiyet çağının güzellikleri
Sevgiler, aşklar ve dünya hayatı berbatlaştıkça, o şarkılar daha bir
hatırlanıp, değerleniyor.
- Eski şarkılarınızı yeni düzenlemelerle yeniden yorumlayarak bir
milenyum best of'u yayınlamayı düşünüyor musunuz?
Bütün şarkılarım en doğru kainat giysileriyle, dinleyicisine
sunulmuştur.
Ama bu konuda o kadar çok firmadan, o kadar çok istek var ki. Belki,
cover anlayışının çok dışında, daha farklı sololar ve yorumlarla, böyle
de olabilirdi diye, değişik yaklaşımlarım olabilir.
Şarkılarımın diğer müzisyenlerce seslendirileceği Tribute albüm
talepleri de var.
Zaman içinde bunlar olabilir
Olacaktır.
Ama, otuz beşinci yılıma denk gelen, 2008 senesinde, bambaşka bir klasik
müzik sunumu gerçekleştirmeyi arzuluyorum.
- Günümüz popüler müziğini nasıl yorumluyorsunuz? Kalite açısından
gittiği yer? Gelecekte nasıl bir pop müziği oluşacak sizce?
Popüler Müzik sanat eseridir
Ve ben hep bunu yansıtacağım.
Ama çağ değişiyor. Giderek daha aşksız, daha pornografik şarkılarımız
olacak.
Bazı istisnalar dışında rock müzik bu değildir. Tatlı Su Rakçıları ve
enstrumanlarıyla sahneye giren sözde marjinaller de çağın ekmeğini
yiyorlar.
Talep zafiyeti ve farklı her kıpırdanışı müzik zanneden medya
kültürsüzlüğünde, popüler müzik, dünyada olduğu gibi, duygusuz
ritimlerin boyunduruğuna girecek. Yapılacak birşey yok ! Popüler müzik
artık, hızlı aşkların uçucu ekranlarında eğlenceliktir.
- Albümlerin satmamasında korsan ve internetin etken olduğuna
katılıyor musunuz? Sizce Türkiyede albüm tirajları neden düştü?
Yapımcılar genelde, kendilerinin ve toplumun cahilliğine ayna
tutuyorlar.
Korsanları sollayan, şarkıların İnternetten bedava indirilebildiği bir
emek hırsızlığı yaşanıyor.
Meslek birliklerinin bundan daha acil hiçbir konusu olmamalıdır.
Bütün mesailerini bu konuya harcamaları gerek
Bir sektör yok oldu !
Yeniden kurulmalı.
Bir kitap, bir resim sergisi, iyi bir film, bir sanat eseri insana bir
şey katar.
Popüler müzik bu işlevini yitirdi.
- Medyanın Türk pop müziği üzerinde
ki etkisi sizce nasıl?
Medyada duvardaki tuğlalardan biri olduğu için, ayrıcalıklı değerleri
algılaması, hakettiğince sergilemesi pek mümkün değil. Niteliğine
bakmadan, hiçbir yenilik getirmeyen, her türlü yeni mallara üşüşüyorlar.
Bu, dünyada da böyle
Oradaki tek fark, başka türlü işler yapanlara,
kalıcı değerlere uçuk, kaçık demeden, ömrü boyunca bir ilgi ve sevgi
halesi sunarlar.
Öldükten sonra değil! Toplum ne ise, müziği de, medyası da, siyasetçisi
de odur.
- Bir süre önce Sibel Can Anlasana adlı şarkınıza benzeyen bir
şarkı bestelediğini ve sizin bu şarkınızda yer alan sözlerden dolayı
izin istediğini kamu oyuna açıklamıştı, sizin buna tepkiniz neydi?
Mesajınız nedir? İlhan İrem şarkıları herkese açık mı?
Anlasanayı kendi şiiri sandığı için
Gereksiz yere magazin
programlarında adım geçtiği için
Özür dilemek ve şarkıyı seslendirmeye izin istemek için, organizatörü
yerine kendisi not bıraksaydı, Anlasanayı albümüne almasına izin
verecektim. Çünkü anne sevgisi benim için kutsaldır.
Sözcükleri kaybettiği annesine dair hissetmesi yüreğimi burktu.
Konuya bağlı olarak, Kıbrısta aylardır hiç evden çıkmadan, mum ışığında
yaşadığım söyleniyormuş !
Şehir efsanelerindeki gibi dünyadan kopuk, aşırı ciddi, ruhirevan
değilim !
Rock dinlemeyi, sürat yapmayı, viski ve martini içmeyi, balık yemeyi
severim.
Ortalarda hiç görünmeyişim ve trans halinde yazdığım şarkıların gizemli
atmosferi, İlhan İremi bu dünyadan kopuk, yaşamayan bir figür haline
getirmemeli.
Yakın dostlarım ne kadar neşeli olduğumu bilirler oysa
Bu yanlış
yaklaşıma bir şekilde son vermeli.
Artık, bana ve meslek kuruluşuna telif ödeyen herkes, her şarkımı,
istediği biçimde seslendirebilir.
- Türkiyede genç nesillerden yeni İlhan İremlerin yetişememesinin
sizce sebebi nedir?
Bunu çok arzu ederdim
Ama ne yazık ki mümkün değil. Onyıllara yayılan
yaratımların ve ayrıntıların sonrasında
Sonsuz sabırlardan geliyorum. Kimsenin durup düşünmeye, hissetmeye
zamanı yok artık.
Ayrıca, beyni kainat senfonileriyle dolu, on yedi yaşındaki hangi çocuk,
yapım şirketinin güncel sulandırmalarına direnebilecek ?
- Popüler Türk müziğinin uluslararası platformlarda fazla yer
alamamasını siz neye bağlıyorsunuz?
Yöreselle cilalanmış batı taklitleri kalıcı izler bırakamaz. Alt
yapılardaki enstrümanlar da, onların hiç denemediği, düşünmediği
biçemlerde kullanılmalı.
Coğrafi lezzetlerimiz ve insan sıcaklığımız, batıyı aşan bir
değişiklikle bütünleşirse etkili olur.
- Eğitim seviyesi ile müzik tüketimi arasında sizce nasıl bir
korelasyon var, bunu Türk pop müziğine uyarlayacak olursak sizce
kaliteli müziğin tüketilememesinin sebeplerinden biri de eğitimsizlik
olduğuna katılıyor musunuz? Buna etkiyen diğer faktörler sizce neler?
Toplumun cahil bırakılması vasat ve kötü niyetli yöneticilerin işine
geliyor.
Üretimlerimi anlayan, bu yolda çaba gösteren izleyicilerim olduğu için
mutluyum.
Bazen sanatçının sınırsızlığı insanların algı duvarlarını aşabilir
Böyle zamanlarda kalabalıklar sanal kahramanlarla huzur bulur.
Işık ve sevgiyle
İlhan İREM / Ağustos 2006
|